GÖKSENİN
İstanbul’da doğdu.
Öğrenim hayatı İstanbul, Kocaeli, Balıkesir ve Muş illerindeki toplam yedi okulda geçti.
Onaltı yaşında gitar çalıp şarkı söylemeye ve arkadaşlarıyla gittiği mekanlarda gösterdiği performanslar nedeniyle hesap ödememeye; dolayısıyla çok arkadaş edinmeye başladı.
Hayatının farklı dönemlerinde piyano ve şan dersleri aldı.
Marmara Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’ni bitirdi; farmakoloji yüksek lisansı yaptı.
Üniversite sonrasında ilaç sektöründe ruhsatlandırma ve farmakovijilans uzmanı olarak çalıştı. Bir yandan da grubu ile hafta sonları bar programları yapmaya başladı. Gruplarının ismi önce Supradyn, daha sonra B Planı, son olarak da Göksenin oldu.
2008’de iş dünyası koşullarının müzik yapmasına izin vermeyecek derecede ağırlaşması nedeniyle sektörden ayrıldı; müziğe daha yakın olduğu evinde medikal çevirmenlik yapıp sahne sayısını ve beste sayısını artırmaya başladı.
2009’da yakın dostu, gitaristi ve müzik ortağı Gürkan Özbek ile birlikte altı aylık bir çalışma kampına girip tamamladıkları onüç şarkıdan oluşan “İkimizin Sırrı” adlı rock albümünü 2010 yılında kaydetmeye başladı. Yer altı müzisyenlerinin yakından bildiği zorluklar ve engebeli süreçler nedeniyle albümün müzik marketlere çıkması 2012 yılını buldu.
2013 yılında “Dünya Ölene Kadar” şarkısı klibiyle birlikte Youtube’da yerini aldı.
2014’te Bilgi Üniversitesi stüdyolarında ikinci albüm için kaydettikleri pek çok parça Göksenin’in bir takım titizlikleri nedeniyle dünya ile paylaşılamadı. Bu konu zaman zaman grup tarafından kendisine karşı silah olarak kullanılmaktadır.
Bu dönemde Göksenin, Erdem Tarabuş ile birlikte reklam jingle’ları ve çocuk tiyatrosu müzikleri de yazdı, söyledi.
Bestelerinin yanı sıra old school rock, hard rock ve blues parçalardan oluşan repertuarlar ile sahne alan Göksenin ve grubu 2020 itibariyle bine yakın bar programı ve konser gerçekleştirdi. Bunların arasında 2018 yılında Cizre’de verdikleri, geniş katılım ve büyük ilgiyle geçen “kadınların bluesu” konserinin grup için her zaman ayrı bir yeri oldu.
Göksenin’in canlı müzik mekanlarında kadın bluesculardan pek şarkı çalınmadığını fark etmesi ve konu üzerine eğilmesi, 2015’te başlayıp günümüze kadar devam eden “Woman Blues with Göksenin” projesini ortaya çıkardı. Proje, kadınlar tarafından yazılmış/yorumlanmış blues şarkıların icra edilmesinin yanında bu kadınların hikayelerini de anlattıkları bir proje olmasıyla oldukça ilgi gördü.
2017’de “Ne Olursa Olsun” adlı single ve Göksenin’in aile arşivinden görüntülerle derlediği video klibi yayımlandı.
2018’de kayıtlarına başladıkları “Women’s Blues” albümü yine yer altı müzisyenlerinin yakından bildiği engebeli süreçler nedeniyle 2020’de tamamlandı.
Göksenin halen, pandemi nedeniyle gündüz düşlerinde devam ettiği konserlerinin yanısıra 2018’de yedi müzisyen arkadaşıyla birlikte kurduğu ve 2020’de üye sayısı dörtyüze yaklaşan Türkiye’nin ilk ve tek Blues Derneği’nin yönetim kurulu başkanlığını yürütüyor.
Birlikte çalıştığı müzisyenler: Gürkan Özbek, Ozan Yeşildal, Soner Doğanca, Atakan Öngen, Dinçer Tuğmaner, Vefa Karatay, Cem Yalçınkaya, Murat Tükenmez, Murat Font, Sweet Papa Lowdown, Serdar Öztop, Ozan Yuvarlak
Müzik geçmişinde önemli ilham kaynakları: Janis Joplin, Tina Turner, blues kadınları, Ertan Kızıltan, Acil Servis, Bertuğ Cemil, 70’ler rock, 90’lar rock, Türkiye’deki blues grupları, jam session yaptığı tüm müzisyen dostları, Türk Halk Müziği, blues tarihi, ruh halinin ve dünyanın gidişatı.